

Avrupa Sürdürülebilir Ulaştırma Yatırım Planı/ European Sustainable Transport Investment Plan – STIP: Clean Maritime Fuels Yatırımları Nasıl Arttırılabilir?
Denizcilik sektörünün karbonsuzlaşması açısından temiz denizcilik yakıtlarına erişim en öncelikli konudur. “Avrupa Rekabetçiliğinin Geleceği” başlıklı Draghi Raporu, deniz taşımacılığını karbonsuzlaştırılması en zor sektörlerden biri olarak tanımlamakta ve 2031–2050 yılları arasında yılda yaklaşık 40 milyar avro yatırım gerektirdiğini ortaya koymaktadır. Bu nedenle denizcilik, Clean Industrial Deal kapsamında desteklenmesi gereken öncelikli bir sektör olarak tanınmış ve düşük karbonlu yakıtların kullanımına geçiş sürecinde desteklenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Bu, Avrupa’da temiz denizcilik yakıtları için sağlam bir sanayi altyapısı geliştirmek adına önemli bir fırsattır ve iklim hedeflerine ulaşmak ile enerji dönüşümünde Avrupa’nın liderliğini güvence altına almak açısından önemlidir.
Clean Maritime Fuels Platformu, Nisan 2025’te Birleşmiş Milletler Uluslararası Denizcilik Örgütü’nde (IMO) varılan küresel iklim anlaşmasını memnuniyetle karşılamakta ve bu anlaşmanın sonbaharda resmen kabul edilmesi için AB’nin çalışmalarını sürdürmesini teşvik etmektedir. IMO’nun “IMO Net-Zero Framework” adı verilen yeni sera gazı emisyonlarını azaltma düzenlemeleri paketi, uluslararası deniz taşımacılığının Net-Zero hedefine geçişine katkı sağlayacaktır. Bu anlaşma kabul edildikten sonra, Avrupa Komisyonu’nun öncelikli olarak FuelEU Maritime ve AB Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) düzenlemelerini gözden geçirerek, IMO’nun yüksek hedefleriyle tam uyum sağlayacak eş zamanlı ve koordineli bir güncelleme başlatması gerekmektedir.
Denizcilik, küresel ölçekte bağlayıcılığı olan ilk karbon fiyatlandırma mekanizmasına sahip sektör olacaktır. Uluslararası denizcilikte Net-Zero’ya geçişin, dünya genelinde yenilenebilir ve düşük karbonlu yakıtlara olan talebi daha da artırması beklenmektedir. Dolayısıyla, gerekli yatırımların yapılması koşuluyla IMO önlemleri, Avrupa’daki enerji üreticileri için bu yakıtları pazara sunma konusunda önemli bir fırsat yaratmaktadır.
Platform, Avrupa’da yenilenebilir ve düşük karbonlu yakıtlar için bir tedarik zinciri oluşturmanın, Avrupa’nın sanayi kümelenmesini rekabetçi kılmak, kıtadaki üretim kapasitesini artırmak ve denizcilik sektörüne gerekli temiz yakıtları sağlamak açısından öncelikli olduğunu vurgulamaktadır.
Ancak yenilenebilir ve düşük karbonlu yakıt projeleri, kamu ve özel yatırımları caydıran ciddi belirsizliklerle karşı karşıyadır. Bu engeller arasında yüksek ilk yatırım maliyetleri ve teknolojik riskler yer almakta olup, sektöre öncülük edecek ilk yatırımcılar için büyük dezavantaj yaratmaktadır. Ayrıca, bu yakıtların geleneksel yakıtlara kıyasla daha pahalı olması, üreticilerin yatırımlarını karşılayacak uzun vadeli sözleşmeler talep etmesi ile kullanıcıların daha kısa vadeli ve küçük hacimli alımları tercih etmesi arasında iş modeli uyumsuzluğu oluşmaktadır. Bu durum, ciddi mali riskler ve belirsizlik yaratmaktadır. Mevcut AB Hidrojen Bankası ile ETS İnovasyon Fonu gibi mekanizmaların sunduğu desteklerin ötesinde, daha özel kamu desteklerini gerekli kılmaktadır.
Son yayımlanan Szczecin Deklarasyonu, yaklaşmakta olan Sürdürülebilir Ulaştırma Yatırım Planı (STIP) kapsamında Avrupa’da temiz yakıt yatırımlarını riskten arındırmak için somut önlemler ortaya koymaktadır. Clean Maritime Fuels Platformu’nun Komisyon’a çağrısı, bu zorlu sektörün karbonsuzlaşması için temiz, güvenli ve erişilebilir deniz yakıtlarının üretimi, dağıtımı ve kullanımına özel destek sağlayacak finansman mekanizmalarının STIP kapsamında geliştirilmesidir. Bu önlemler kısa vadede uygulanabilir ve ölçeklenebilir olmalıdır.
Clean Maritime Fuels Platformu Avrupa Komisyonu’na bulunduğu çağrıda;
- STIP kapsamına, ekonominin karbonsuzlaştırılması en zor sektörlerinden biri olan denizcilik için yenilenebilir ve düşük karbonlu yakıtlar ile yenilikçi teknolojilerin dahil edilmesi;
- STIP aracılığıyla yatırım risklerinin azaltılması; AB ve ulusal ETS gelirlerinin bu amaçla kullanılması. Denizcilik sektörü ETS kapsamında emisyonları için ödeme yapmaya devam ettiği sürece, bu sektörden elde edilen ulusal ETS gelirlerinin denizcilik alanına yönlendirilmesi yasal bir zorunluluk haline getirilmelidir. Bu gelirler, temiz deniz yakıtlarının benimsenmesine ve temiz denizcilik teknolojilerine yatırım olarak geri dönmelidir. Böylece Net-Zero Sanayi Yasası’nın getirdiği hedeflerle uyumlu olarak Avrupa’da üretim kapasitesi artırılabilir ve Clean Industrial Deal’ın sanayileşme hedefi desteklenebilir.
- Özellikle, STIP kapsamında AB ve Üye Devletler tarafından ortaklaşa finanse edilecek denizcilik sektörüne özel mekanizmaların hızla geliştirilmesi önemlidir. Bu mekanizmalar, geleneksel yakıtlarla kıyaslandığında yüksek üretim maliyeti, uzun vadeli alım taahhütlerinin gerekliliği ve piyasa dalgalanmaları gibi engeller nedeniyle Avrupa’daki projelerin büyük hacimlerde yenilenebilir ve düşük karbonlu yakıt sağlayamamasını engelleyecek şekilde tasarlanmalıdır. İnovasyon Fonu’nun uygunluk kriterleri ve başvuru süreçleri, tüm denizcilik segmentlerinin operasyonel özellikleri ve işleyiş biçimleri dikkate alınarak gözden geçirilmelidir. Ayrıca, başvuru süreçlerindeki idari yük azaltılarak, denizcilik sektörünün bel kemiğini oluşturan KOBİ’lerin bu fonlara erişimi kolaylaştırılmalıdır.
- Limanların enerji merkezi rolünü kolaylaştırmak için ölçeklenebilir yenilenebilir ve düşük karbonlu yakıt altyapısı zorunluluklarının getirilmesi ve limanlar arasında uluslararası iş birliğinin teşvik edilmesinden bahsetmiştir.
Denizcilik sektörünün enerji dönüşümü, Avrupa’nın iklim hedefleri ve sanayi liderliği için hayati önemdedir. Avrupa deniz taşımacılığı, AB dış ticaretinin %76’sını taşımakta ve enerji, gıda ve temel ürünlerin arz güvenliğini sağlamaktadır. AB ekonomisinin enerji dönüşümünü destekleyecek ve rekabetçiliği artıracak bir Sürdürülebilir Ulaştırma Yatırım Planı’nın birlikte tasarlanmasını sabırsızlıkla bekliyoruz.
Clean Maritime Fuels Platformu kimdir?
Yeni kurulan Clean Maritime Fuels Platformu, sektörel paydaşlar arasında iletişimi güçlendirmeyi; Fit for 55 paketi kapsamında ve 2050 yılına kadar net-zero hedefi doğrultusunda geçiş sürecini destekleyecek ortak zorlukları ve çözüm yollarını belirlemeyi amaçlayan tabandan gelen bir sanayi girişimidir.
17.07.2025


