Denizcilik endüstrisinde ambargolar ve yaptırımların yarattığı riskler bulunmaktadır. Uluslararası ticaret hacminin %90’ı ve parasal kıymetinin %70’i denizcilik ile yapılmaktadır. Bu sebeple, yaptırımların ihlalinde kullanılan anahtar, damar yolu, denizcilik faaliyetidir.
Ambargo ve Yaptırım HUKUKİ KARARLA YAPILAN BİR ENGELLEMEDİR. Ambargo; uluslararası hukukta savaşa varmadan yapılan kuvvet kullanmadır. Yaptırımlar çeşitli olabilir. Bunlar, ekonomik yaptırımlar ve uluslararası diplomatik yaptırımlardır.
Ambargo ve Yaptırımların amacı; Dünya barışını tehdit eden veya o bölgedeki barışı engelleyen ve tehlikeli politikalar uygulayan ve Milletlerarası HUKUKU ihlal eden ülkelere karşı BASKI UYGULAMAKTIR.
Siyasi ve stratejik maksatlı olan yaptırımlar, bir hükümete karşı veya bir olayın önlenmesi, engellenmesi ile, o ülkeyi zora düşürmek amacı güder. Bu bir misilleme yöntemidir. Çünkü kuvvet kullanmak, Birleşmiş Milletler Nizamına göre yasaktır. Misilleme (Retorsion. Retortus) ise, İnsani (human) gerekçelerle yapıldığı tezi ile hukuken uygun sayılan bir müdahale yöntemidir.
Ticaretin, ihracat veya ithalatın, navlunun (malların) bir ülkeden diğerine nakliyesini engelleyen bu yasaklar, çeşitli mallara veya hizmetlere veya belli dövizlere yasak olarak uygulanabilmektedir. Bu belli bir süre için belli bir bölge kapsamında olmalıdır.
Birleşmiş Milletler Teşkilatının ve ABD, Kanada, İngiltere ve Avrupa Birliğinin belirlediği bu yasaklar kapsamında bazı türde emtianın, bazı bölgelerden taşınmasını denizcilik şirketleri reddetmek zorunda kalmaktadır.
(Bkz. 28.05.2022 tarihli TAB web’inde yayımlanan “Savaşta Denizciliği Etkileyen Ambargolar ” yazımız Rusya Ukrayna savaşına dair, halen geçerlidir.)
Örneğin, geçtiğimiz hafta, Almanya’nın ROSTOCK limanına, tarifesiz sefer yapan bir gemi, Rusya’dan ayrılmış olması sebebiyle, YASAKLARIN İHLALİ kapsamında şüpheli olarak, 251 konteyner huş ağacı yükü ile alıkonulmuştur. Alman makamları, Kanada şirketinin kolay bayrak altındaki gemisinin, AB’nin yaptırımları kapsamında emtia taşıdığı gerekçesi ile, Alman Dış Ticaret ve Ödemeler kanununa aykırılıktan, Kaptanı ve şirket hakkında soruşturma başlatıldığını belirtmişlerdir.
Uluslararası hukukta, Ambargo (embargo) ve Yaptırımlar (Sanctions) arasındaki fark, ambargonun bir ticari faaliyetin belli bir ülkeye, devlete veya gruba tümüyle yasaklanması anlamındadır.
Yaptırım ise, belirli ekonomik ve politik kısıtlamaları kapsar. Örneğin; belli bir ticari emtianın yasaklanması, varlıkların (asset) dondurulması, seyahat yasakları vb. Yaptırımlar belirli kişilere veya organizasyonlara uygulanabilir.
Örneğin; ABD ve İngiltere’nin Rus metallerini kısıtlamaya yönelik yeni çalışma içinde oldukları basında henüz yer almıştır.
Son 2 yılda, Ruslar tarafından kontrol edilen, işletilen;
(Operasyon) 6448 adet geminin, Lloyds’ List Intelligence Data (istihbarat kayıtlarına göre) Rus bayraklı veya Rus sahipli , orijinli veya Rus iştirakli yan şirketler tarafından idare olunan bu gemilerin, 10 000 DWT tonaj üzerinde olanların, % 20 si ham petrol tankerleri ve geri kalanın ürün ( product) tankerleri ve az sayıda kuru yük gemileri olduğu gözlemlenmiştir.
KOLAY BAYRAKTAKİ RUS FİLOSUNU TESPİT ETMEK ZORDUR.
Yaptırımların ihlali neticesinde, para cezası, mal varlığına, gemiye el koyma, ülkeye giriş yasağı ve hapis cezası uygulanabilir. Şirketlere, şirket ortaklarına, yönetim kurulu üyelerine ve üst düzey yöneticilerine örneğin, ABD’ye giriş yasağı konulması mümkündür.
ABD uzun yıllardır, Kuzey Kore’ye Ambargo uygulamaktadır. ABD’nin İran, Irak, Suriye ve Libya ‘ya uyguladığı yaptırımlar, esas olarak politiktir, ancak kısmen tıbbi ürünler ve bazı gıda ürünlerinin nakline, Licence denilen özel bir belge ile izin verilebilmektedir.
ABD’nin Vietnam’a uyguladığı ambargo sırasında, Vietnam’ın başka ülkelerden emtia alması engellenememiş bu durum tarihe geçmiştir.
Hatta bu ambargoların, o ülkelerin halklarına zarar verdiği ancak politik ve askeri gücü etkilemediği siyasetçiler tarafından dile getirilmiştir.
Kıbrıs Barış Harekâtından sonra 1974’te ABD, Türkiye’ye askeri malzeme ve teçhizat satışını yasaklamıştır. Türkiye halen diplomatik olarak, Kıbrıs Rum kesimini tanımamakla birlikte, bir miktar ihracatın Yunanistan ve KKTC üzerinden yapıldığı TİM gn. sekreteri beyanında yer almıştır.
Denizcilikte Yaptırımların kapsamı sadece uğrak limanlar ve devletlerinden emtia nakliyesi ile sınırlı kalmamaktadır.
Bu kısıtlamalar kapsamında sigortacılar, bankalar, traderlar, yakıt tedarikçileri veya denizciliğin herhangi bir tedarik zincirinde olanlar hedeftedir.
Finans kuruluşları, armatörler, operatörler, kiracılar, bayrak tescil devletleri, liman kontrol otoriteleri, klas kuruluşları, emtia alım satım yapanlar, brokerlar ve diğer tüm denizcilik endüstrisi bileşikleri, hangi noktada olursa olsun dikkatli olmak zorunda bırakılmıştır.
Bankaların uyguladığı, dijital programlar, sayesinde screening görüntüleme programları (sanctions screening), vessel tracking (gemi takip sistemi) ile ileri düzeyde para transfer hareketleri takip edilebilmektedir.
Bankalar açısından, bu denetim çok önemli olmakta, çünkü bankanın, “Yaptırımların ihlaline aracı olması halinde USD Clearing Licence iptali, USD işlemi yapma lisansını kaybetmesine yol açabilir.
Günde binlerce işlem yapan bankaların, BM’nin (United Nations) veya İngiltere, Kanada ve AB’nin yaptırımlarını takip etmesinin gün geçtikçe zorlaştığı, yabancı yayınlarda belirtilmektedir.
GEMİLERİN TAKİBİ; uydulardan ve diğer kaynaklardan yapılmaktadır. Geminin önceki seferlerinde uğrak yaptığı, Ambargo ülkesi var ise bu gemi “işaretle” hususi takip olunmaktadır. AIS (çatmayı önlemek için kurulan bir elektronik sistem) şimdi yasaklı gemi takibinde kullanılmaktadır.
IMO numaraları, BM’in veri temelinde, mülkiyet ve idare ve sevk ülkesinin tespitinde esas alınmaktadır.
Dow Jones raporlarına göre, rafine petrol ürünleri nakliyesinde 2022′ de %6 oranında olan ihlal oranı %11 ‘e çıkmıştır ve 34 yasaklı limandan 1238 gemi yasağı ihlal etmiştir. Örneğin; birkaç ay önce bayrak değiştirip, yasaklı limana hareket eden gemiler veya gemiden gemiye transfer ile yasakların ihlal edildiği tespit olunabilmektedir.
Denizcilik ticaretine dair işlemler yapan bankalar, yaptırımların ihlaline sebebiyet veren şüpheli hareketleri tespit etmek için yeni sistemler uygulamaya başlamıştır.
GREEN SHIPPING UYUMU
Singapur, kısıtlamalara, yaptırımlara tam riayet eden, aynen uyan ve doğru hareket eden denizcilik şirketlerinin gemilerini, ayrıca (karbon emisyon salınımı kurallarına göre Alternatif yakıtlar / Fuel EU Maritime kurallarına tabi, methanol, LNG, Amonyak hidrojen vbg. ) yakıtları kullanan, gemileri kendi limanlarına kabul etmeyi planlamaktadır.
Dünya denizciliğinin önemli merkezlerinden SINGAPUR’daki bankaların EU GREEN SHIPPING kurallarına uyumlu yakıt ile gemi çalıştıran ve karbon salınımı ve diğer çevre koruyucu kurallara uyan DENİZCİLİK ŞİRKETLERİNE, finansman temininde, İMTİYAZLI ÖZEL Faizler ile Kredi Kullanım olanakları sunmaya başladığı hususu da basında yer almıştır.
Resim Kaynağı: www.pexels.com
Avukat Alev Elif BELLER
TAB HUKUK DANIŞMANI
29.04.2024
WhatsApp us